Dünya’da Çocuk Suçluluğu
- y.y. başlarından itibaren sanayileşmeyle beraber ortaya çıkan sınıflaşma çocuk emeğinin iş gücüne katılması, göçler ve geleneksel ailelerin oynadığı toplumsal rolün yerini çekirdek ailenin alması ile I. ve II. Dünya Savaşları sonrasının toplumsal yıkımları, tüm dünyada çocuk suçluluğu oranında patlama yaratmıştır. Araştırma verilerine bakıldığında, çocuk suçluluğunun uluslararası bir problem olduğu görülmektedir. (Akalın, 2000b
Çocuk suçluluğunun 1956’dan beri yükselme trendi içinde olduğu Kanada da Alison Hatch ve Curt Griffiths (1992) tarafından yapılan araştırmada, şiddet içeren çocuk suçlarında 1980-1990 arasında iki kat artış olduğu, mala ilişkin olarak işlenen suçların tümünün üçte ikisinin çocuk suçlularca işlendiği ortaya konmuştur. Almanya’daki durum daha farklı değildir. Yapılan araştırmalarda ortaya çıkan sonuçlar, Almanya’daki gençliğin yaklaşık % 20’sinin şiddet içeren suçlara katıldığı ve mala karşı işlenen suçların üçte birinin gençler tarafından işlendiği belirlenmiştir.
İsveç’te, suçlulukla ilgili Paul Friday raporları (1992), bu ülkede, bilinen en açık ve özgür sosyal yardım programlarına sahip olunmasına rağmen çocuk suçluluğu oranında çoğalma eğilimi olduğunu ortaya koymaktadır. Kanada da, çocuk suçluluğunun suçlara göre sınıflanmamış genel verileri 1993 – 1996 yılları arasında çocuk suçluların oranının düşme eğilimi içinde olduğunu göstermektedir. İsrail’de ise 1950′lerden 1980 yılına kadar yükselme gösteren çocuk suçluluğu oranı 1980 yılından sonra göreceli bir azalış göstermektedir. (Polat, 2001; Geen ve Donnersten, 1998)
Son 20 yıldır, Avrupa ülkelerinin büyük bir bölümünde, erişkinler tarafından işlenen suçlar hemen hemen sabit kalmıştır. Hiç bir ülkede erişkinlerin suç oranlarındaki artış, gençlerinki ile paralellik göstermemektedir. (Atasoy ve Ziyalar, 2001)
Batı ülkelerinde suçlar, büyük oranda, büyük kentlerin yoksul kesimlerinde yaşayan gençler tarafından işlenmektedir.Yapılan araştırmalar ABD’de genç erkeklerin yüzde 22’si on sekiz yaşına varmadan bir kez çocuk mahkemesine çıkacaktır. Gene ABD’de yılda iki milyon gencin evlerinden kaçtığı saptanmıştır. Özellikle gelişmiş ülkelerde kızlar arasında da suç eğilim kaygı verici bir hızla artmaktadır. ABD’de gençlik suçluluğuna ilişkin şu sayılar durumun ağırlığını göstermeye yeter sanırım: Bu ülkede tutuklanan tüm insanların yüzde 43’ü 18 yaşından küçüklerdir. İşlenen suçların dökümü yapılınca ortaya şöyle bir görünüm çıkmaktadır: Adam öldürmelerin yüzde 10’u, tüm yaralama olaylarının yüzde 11’i cinsel saldırıların yüzde 9’u, tüm silahlı soygunların yüzde 34’ü, ev soygunlarının yüzde 53’ü ve araba hırsızlıklarının yüzde 55’i gençler tarafından işlenmektedir. İntihar olayları son yirmi yılda iki buçuk kat artmıştır. (Yörükoğlu, 2000; Etienne ve diğ. 2002) Çocuk suçluluğunun boyutlarındaki artış, Birleşmiş Milletlerin konu ile ilgili önleyici tedbirleri Riyad Yönergesi’nde dile getirilmesin yol açmıştır