DR.DİDEM KÜT
Dr.Öğretim Üyesi
DR.DİDEM KÜT
Dr.Öğretim Üyesi

Blog Post

Boşanma Süreci

Haziran 28, 2021 Makaleler
Boşanma Süreci

Evliliğin bittiğini düşünmek,  geçmişte yaşanan  iyi ve kötü anıların film şeridi gibi  gözlerin önünden geçmesi  kişide farklı bir duygu yaratır. Gerçekten bitmesi gerekiyor mu? yoksa biraz daha çaba gösterilmeli mi? Kararsızlık, üzüntü, öfke, sevgi, pişmanlık, mutluluk  gibi  karmakarışık duygular yoğun olarak yaşanır.
Bir çok kişinin  boşanma aşamasında depresyona  girmesi beklenen bir sonuçtur. Belki de önceden başlayan bir depresyon bu boşanma sürecini daha da hızlandırmış olabilir. Boşanma sürecinde eşlerin alacağı  psikolojik destek her şeyi daha  sağlıklı  bir şekilde görmelerini sağlar. Bu ilişkide eşler neredeydi,  hangi nedenler  bu sonuca neden oldu, şimdi iki tarafın  neler yapması gerekir. Bir filmde başrolü oynayan kişinin kendisini sonradan ekrandan izlemesi gibi  terapi süreci ilerler ve yeni yaşamla ilgili  kararlar alınır.
Önerilen boşanma gerçekleşmeden önce bir psikolojik desteğin alınmasıdır. Bu süreci boşanma  öncesi,   boşanma sırası ve boşanma sonrası  olarak değerlendirmek daha doğru olur.
BOŞANMA ÖNCESİ: Eşle anlaşılamayan, artık  bazı şeylerin eskisi gibi olmadığı hissedilen dönemdir. Evde tartışmalar artar ve paylaşımlar belirgin düzeyde azalır. En ufak bir şeyden tartışma başlayabilir. Eşlerden biri ya da ikisi artık sonlandırma kararını düşünmeye başlamıştır. Çocuklar ya da gelecek yaşamla ilgili kaygılar  bu dönemde üst düzeyde yaşanır.
Boşanmaya karar verilse  bile taraflar ilişkilerini  karşılıklı konuşabilecek düzeyde olmalı. Aksi takdirde boşanma süreci daha da uzamakta , taraflar ve çocuklar daha fazla zarar görmektedir.
BOŞANMA SIRASI: Eşlerden biri veya diğeri tarafından verilen boşanma kararı  netleşmiştir. Avukatlar karşılıklı olarak  ayarlanmıştır.  Bu süreçte eşlerden birisi daha kararlı ve güçlü olurken diğer eş  güçsüz, çaresiz, yalnız, hüzünlü, yıkılmış, depresif, kızgın hissedebilir. Pişmanlık duyguları üst seviyede olsa da sona doğru yaklaşmak  kişi için üzüntü verici olabilir.  Ailenin diğer üyelerinin bu süreç hakkında bilgisi olur . Kararlara müdahale edilmemesi, görüş belirtilmemesi eşler açısından çok daha sağlıklı olacaktır. Bu durumda kişi kendi yaşamını düşünmekten çok konuşulanlar arasında kaybolup gittiğini hisseder.
Avukatlar; boşanma ile birlikte maddi paylaşım için artık devrededir. Bu süreç de uzlaşmacı bir şekilde çözümlenmeli gereksiz tartışmaların yeniden yaşanmayacağı bir ilişki içinde sonuca ulaşmalıdır. Çocuklar bu devrede kullanılmamalı ve yaşadıkları  endişeler ile ilgili olarak  rahatlatılmalıdır.
Boşanma Sonrası
Yaşama yeni bir başlangıç yapma zamanı geliştir.  Eşlerden bazıları bunu başarabilirken bazıları ise bu süreçten çok daha yorgun çıkabilir. Bu süreci kabullenememe, yaşanan pişmanlık duyguları , gelecekle ilgili yoğun kaygılar , ne yapacağını bilememe , bir türlü adım atamama gibi duygular yaşanır. Bu duygulardan uzaklaşmak  kişi için zordur.  Psikolojik destekle bu süreç daha kısa sürede ve daha az zararla atlatılabilir.
Eşlerin yeni yaşama uyum sağladıktan sonra aşka ve sevgiye sarsılan  güven duygusunun  yeniden  filizlenmesine izin vermesi gerekir. Gelecekle ilgili plan yapma, yaşamdan ve ilişkilerden yeni şeyler bekleme , bunlar  için çaba gösterme kişinin artık sağlıklı olduğunun bir göstergesidir.  Boşanma sonrasında kişilerin çok  yakın bir ilişki kurmaması , ortak alanlarda çok fazla birlikte bulunmaması , boşanma sonrası yeni kurulan yaşamın takip edilmemesi çok daha doğrudur.
Boşanma Sonrası Çocuklar
Eş rolü biten kişilerin anne baba rollerini titizlikte uygulamaya devam etmesi gerekmektedir. Özellikle de boşanma öncesinde yaşanan  tartışmalara  tanık olan bir çocuk söz konusu ise bir uzmanla  birlikte bu süreci geçirmesini sağlamak çok daha sağlıklı olacaktır.Boşanmanın tüm evresinde yaşanan duyguların çocuklara yansıtılmaması gerekir.  Kişi eşini sevmiyor olabilir, her şey bitmiş olsa bile  o kişi hala çocuğun annesi ya da babasıdır.Çocuk anne ya da babasının  üzülmesini asla istemez.  Anne de baba da mutlu ve her şeyin yolunda olduğunu çocuğa hissettirmelidir. Çocuk için birlikte ortak paylaşımlar yine de devam etmelidir. “Biz  artık aynı evde yaşamıyor olabiliriz, ama senin annen ve baban olarak yine birlikte olacağız” mesajı yaşanarak verilmelidir. Boşanma sonrasında eşle ilgili olumsuz duygular çocuklara yansıtılmamalıdır. Eşe duyulan öfke mesajları çocukla iletilmemelidir. Bazı çocuklar boşanma sonrasında anne – babalarına onlar üzülmesinler diye duygularını ifade etmekten kaçınarak her şey yolundaymış gibi davranabilir. Burada dikkatli olmak gerekir. Bastırılan bu duygular farklı  semptomlarla birden ortaya çıkabilir ( alt kaçırmaları, kekemelik, tırnak yeme gibi )

Write a comment